Kültürümüzde Türk Kahvesi birçok alanda özel bir yere sahiptir. Pişirme tekniğiyle diğer tüm kahvelerden ayrılan Türk Kahvesi gelenek ve göreneklerimize işleyerek; özel günlerin, birliğin beraberliğin, cemiyetlerin, buluşmaların, toplantıların, sosyalleşmenin simgesi haline gelmiştir.
Kız isteme merasimlerinden, bayram ziyaretlerine, aile kahvaltılardan, dost sohbetlerinde ilk akla gelen içecektir.
Türk kültüründe kız isteme merasimlerinde heyecan ve stresi yatıştıran kısa bir mola vermek, hatta “Kahvenizi nasıl alırsınız?” sorusuyla başlayan “Allahın emri” ile başlayacak o önemli anın habercisi olan Türk Kahvesi’nin kız isteme merasimlerinde yerini almasının bir sebebi de; gelin adayının marifetlerini görmek, elinin lezzetine şahit olmaktır.
Gelin adayının sınavının yanı sıra damat adayı için de zorlu bir sınav vardır kız isteme kahvesinde. Damat adayının içeceği kahveye tuz eklenir. Bu tuzlu kahve de gelin adayının ‘’Benimle her zorluğa var mısın?’’ deme şeklidir. Kahvenin tuzlu tadını almasına rağmen kahvesini bir dikişte bitiren damat adayı ‘’Sonuna kadar evet!’’ demiş kabul edilir.
Bayram ziyaretlerinde ‘’Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır.’’ atasözünden yola çıkılarak misafirlere özenle pişirilen, lezzetli ikramlıklarla sunulan Türk Kahvesi içirilir. Saygı ve sevginin paylaşıldığı, en sıcak bağların kurulduğu ve huzurlu anların yaşandığı her ortamda olduğu gibi bayram neşesi neredeyse Türk Kahvesi de oradadır.
Osmanlı döneminde gelen misafire kahve ikram edildiğinde yanında su ikram edilirmiş. Misafir; aç ise önce suyu, tok ise önce kahveyi içermiş. Misafiri utandırıp gücendirmemek için düşünülmüş olan bu incelikli hareketle Türk Kahvesi, Türk nezaket kurallarında yerini almıştır.
Gün doğumuyla toprağını işleyen Anadolu insanlarının kahveden önce yenen yemek anlamına gelen ‘kahvealtı’ yani bugünkü adıyla kahvaltı alışkanlığını kazanması da yine Türk Kahvesi’nin eseridir. Aile ve dost buluşmalarında birbirinden leziz kahvaltılar sonrasında keyifle ve sohbet eşliğinde içilen bir fincan Türk kahvesinin vazgeçilmezimiz olmasının sebebi ona yüklediğimiz özel ve güzel günlerin hatrı olabilir.
“Gel de, bir yorgunluk kahvesi içelim” davet cümlesine icap ettiğinizde içtiğiniz Türk kahvesi de üstünüzdeki yükleri alır ve bol köpüğüyle keyfinizi yerine getirir. Kahve yudumlanırken edilen sohbetler can sıkıntınızı alır götürür. Uykunuzu ve zihninizi açarak zindelik kazandırır.
Tabii ki Türk Kahvesi’nin en bilinen özelliği dibine çöken telvesinden fal bakılmasıdır. İnananların da inanmayanların da tabağı alıp fincanın üzerine kapatıp, “falan inanma, falsız da kalma” cümlesiyle türk kültürünün kültlerinden biri haline gelen kahve falı Türk kahvesi denince ilk akla gelenlerden biridir. Türk Kahvesi; telvesiyle servis edilen ve telvesiyle fal bakılan tek kahve olmasıyla da bilinir.